Hangi duyguya daha çok önem veriyorsunuz. Aklıma gelenleri sıralayayım. Siz de sizin için önemli olanı seçin bakalım.
1- AŞK 2- GÜVEN 3- SADAKAT 4- SEVGİ 5- HİÇBİRİ
Evet Muhteşem 5' liyi oluşturduk. Son şıkkı duygusuzlar için “özellikle” koydum. Günümüzdeki çoğu insanın bu değeri paha biçilemez duygularını yitirmiş olduğunun farkındayım. O kadar odunlaşmışlar ki dokunsan ses gelir… Her geçen gün kimseye güvenim kalmıyor. Aslında kimseyle sorunum yok benim. Olmasında zaten. Benim çok daha önem verdiğim uğraşmam gereken o kadar konu varken kötülerle niye uğraşıyım kı… Yukarıda saydığım “hani yitirilen duygular” kimin yüreğinin içinde yer ediniyor kendine. Hadi hep beraber bu duyguların analizini çıkaralım.
AŞK: Hepimiz aşık olmak isteriz dimi ama daha çok birilerini kendimize aşık etmek isteriz aşkı da egolarımıza alet ettik sonunda. Aşkı da ticarete döktük zamanla. Özel günler bile düzenledik bu duygu için. Hepinizin tahmin ettiği gibi o tüm dünyada kutlanan sevgilileri yarıştırma gününden bahsediyorum. Artık kız isterken bile aşık olduğunuz kızın satılışına tanıklık edebiliyorsunuz. Sonra da kimse kolay kolay bu duyguyla yaklaşmıyor karşı cinse ne mi oluyor herkes birbirini kullanıyor. Çıkarlar üzerine kurulan gündelik ilişkiler herkesin gözü önünde yaşanırken nasıl aşk benim için önemli olabilir. Kimse kusura bakmasın…
GÜVEN: Bana sorarsanız bu duyguyu da güveledik. Babama bile güvenmiyorum, boşuna mı demişler. Bunu ben söylemedim ya, yüzyıllardır dilimizde… Anne-babalarımız daha ilkokula başladığımızda demediler mi “aman kızım, aman oğlum” yabancı kimseyle konuşma. Belki de çoğumuz ondan a-sosyal olduk ha ne dersiniz! Kimler kazık atmadıki bizlere… Yiyenlere afıyet olsun. Ben hala insanlara güveniyorum o ayrı sanırım sağlam bir kazık yemeye ihtiyacım var ondan. ”Allah korusun” bu arada.
SADAKAT: Bu duyguyu gerçekleştirmek için çoğumuz evleniriz dimi. Karşı tarafı kendimize bağlamak isteriz. İstisnalar hariç ben daha görmedim tek eşli insan. Çoğumuzun eli işte gözü oynaşta değil mi… Hadi kandırmayın kendinizi... Kendinize de mi itiraf edemiyorsunuz! Söyleyin işte, kimse duymaz sizi korkmayın canım. Sadakatsizliğin kardeşiyle hepiniz tanıştırılmışsınızdır “aldatmak”… ve “aldatılıyor” olmak… Memnun olanlarınız varmı bilmiyorum tanışmadım diyenlerde vardır kesin… Polyanacılık oynamak isteyenler böyle der ancak…
SEVGİ : Dar anlamda sevgi, sevmek… Geniş anlamda sevgi, sevilmek anlamlarına gelir. Sadece sevebilmek çok zordur, severken sevilmek isteyen insan yoktur heralde dimi. Sevginin de türleri oldu artık anne sevgisi, doğa sevgisi, hayvan sevgisi, insan sevgisi, parçaladık sevgiyi herşeyi sevemeyeceğimizin farkına vara vara… Hayvanları severim ama sürüngenlerden nefret ederim, diyen ne kadar çok insan vardır etrafınızda…
HİÇBİRİ: Evet en önemli şıkka geldik nihayetinde… Saydığım bu şıklardan sadece birini seçenler varsa, onlar hayat boyu hep eksik duygularla yasayacaklardır. Benim için bu duygular birbirini tamamlayan bir zincirden farksız!!! Nasıl mı: “aşık” oluruz, evlenmek için “güven” ararız ve güvendikten sonra evleniriz sonra “yıllar sonra” aşkı uğurlar “sevgiye” hoşgeldin deriz. “sadakatli” olanlar yola devam ederken olmayanlar ise “hiçbiri” şıkkını seçmiş kaybetmiş insanların duygusuzluğudur…
0 yorum:
Yorum Gönder
● Türkçe yazım ve dil bilgisi kurallarına uyunuz!
● Emeğine sağlık , teşekkürler gibi yorumlar spam sayılıp anında silinir.
● Rencide edici ve hakaret içeren yorumlarda bulunmayınız.
● Web adresinizin yorum içeriğinde geçmemesine dikkat ediniz .